Aklımda kitap almak yoktu genel bir alışveriş icin Şirinevlere gitmiştim. Yolum düştükce muhakkak baktığım kitapçıda yayinevi dikkatimi çekti. Hiç bir kitabını duymadım. Blog aleminde seriye bağlayıp "ay bayıldım, çok güzel" diyene de rastlamadım. Tek tük okuyan varsada reklam kokan bloglar içinde kaybolup gitmiştir.
İş hayatımda dile dökemediğim, içimde kalan ne varsa acısını başka bir şeyden çıkaracağım, hedefimde yayinevi destekli kitap blogları var. Her canım sıkıldıkça açıp iki satır birşey okumak istiyorum okuyamıyorum. Herkes hirbirinin aynısı!
Özetle evdeki kitaplarım biraz felsefi, populer kitaplardan da gına geldi. Keşfedilmemiş bişeylere ihtiyacım var.
Ayak üstü yayınevi hakkında araştırma yaptım, genel okarak olumlu şeyler görünce 3 kitap seçtim.
Dönüş yolu trafiği sıkıntılı olunca kitabın çoğunu yolda bitirdim.
Kalan kısmınıda iş aralarında bitirdim.
Zaten 80 sayfa, hemen bitiyor demeyeceğim. Düşündürüyor. Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen oldukça başarılı bir öykü kitabı.
Genel olarak hüzünlü, yalnız hikayeler. Kalabalık içinde sessizlikler.
Okuyunuz efendim, ilk heyecanlara destek olunuz.
Alıntılar
Meziyetim azdı, gücüm yok. İçinde tembel bir efendi uyanıp, uyuttu beni. Ben bile artık bilmem bana giden yolu.
Gidildi mi gelinmez, gelindi mi gidilmez olan bu uzak'a bu kadar yakın olmak .... bir uçurumun dibinde durmak gibi
... verilen cevap önemsizmiş, ne söylenirse söylensin zaten herkes istediğini duyacakmış gibi, umursanmazdı dedemin bilgelik kokan bilgisizliği.